EGE'DEN BİR HABER

Değerli Okurlarım

Şehmus GÜMÜŞTAŞ

Değerli okurlarım, artık Türkiye’nin kader seçimine yalnızca 18 gün kaldı. Bu kadar önemli bir seçime bu kadar sakin bir süreçte girdiğimize sevinsem mi üzülsem mi bilemedim. Sokaklarda gürültü kirliliği yapan araçların gezmemesi, parti sempatizanlarının birbirleri ile kavga etmemesi, mitinglerin abartılmaması aslında büyük ayrıcalık. Ancak bu sürece nasıl geldiğimiz ise üzücü bir durum. Bir yandan acısı yüreğimizde hala çok taze olan deprem felaketi, diğer yanda ise siyasetçilerin artık vatandaşa anlatacak sözü kalmamış olması.

Bu seçimde, uzun yıllardır yaşamış olduğum Torbalı’dan iki isim milletvekili aday listelerine girdi. Biri iki dönemdir milletvekilliği yapan Ak Partili Atilla Kaya, diğeri ise geçen dönem de listeye girmiş olmasına rağmen seçilemeyen ve ikinci kez şansını deneyecek olan Cumhuriyet Halk Partili Sefer İpekli. Ülkenin en fazla oy oranına sahip iki partisinden iki milletvekili adayının olması aslında Torbalı için büyük şans. Ancak doğrusunu söylemek gerekirse iki isminde Torbalı’ya pek faydası olacağına inanmıyorum. 

Önce Adalet ve Kalkınma Partili Atilla Kaya’yı ele alalım. İki dönemdir milletvekilliği yapan Sayın Kaya’nın üçüncü kez ikinci sıradan aday gösterilmesine bakarsanız parti içinde çok önemli bir isim olduğunu düşünürsünüz. Ancak Torbalı’nın öz evladı sloganlarıyla iki dönem vekillik yapan Kaya’nın Torbalı için çok da önemli işler yaptığını görmedik. Sayın Kaya, sürekli devlet projeleri ile yapılmış hizmetlerin lansmanını yaparak sanki kendi projeleriymiş gibi göstermekten başka pek bir şey yapmadı. Ak Parti’nin iktidarı kaybetme sınırında olduğu bu önemli seçim öncesinde de Sayın Kaya’nın afişleri dışında pek bir şey görmedik. Atilla Kaya, henüz gözle görülür bir seçim çalışması dahi yapmadı. Ve kendisinin bu tutumu, Ak Parti seçmeninde çok ciddi rahatsızlık yaratmış durumda.

Cumhuriyet Halk Partili Sefer İpekli’ye gelecek olursak, Sayın İpekli’yi seven insan kadar sevmeyen insan da var. Sefer İpekli’yi seven insanların büyük bir bölümü ise Sayın İpekli’nin siyaset için yeterince tecrübe sahibi olmadığını düşünüyor. Sayın İpekli’nin bazı davranışları ise bu düşünceyi kanıtlıyor. Şanlıurfa’nın düşman işgalinden kurtuluşunun yıldönümü şerefine, benimde üyesi olduğum bir cemiyet tarafından gerçekleştirilen davete katılan Sayın İpekli, kendisine oy vermeyen Şanlıurfalılara hakkını helal etmeyeceğini söyledi. Bu sözler birleştiricilikten uzak, ayrıştırıcı sözlerdir. CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun tutumuyla da büyük bir tezat oluşturmaktadır. Öte yandan bu sözler tabiki tepki de çekti. Vatandaşlar haklı olarak Sayın İpekli’ye “Bizde ne hakkın var ki helal etmeyeceksin?” sorusunu yöneltti.

Paylaş
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ